Something Rotten
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Every You Every Me

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
margi
Admin
margi


Mesaj Sayısı : 21
Kayıt tarihi : 05/02/08

Every You Every Me Empty
MesajKonu: Every You Every Me   Every You Every Me Icon_minitimeÇarş. Şub. 06, 2008 7:11 am

Brick Shit House'dan; şarkı ilk çıktığında yapılan yorumlar... Placebotr arşivinin tozlu köşelerinde hapsolmasın...

Sucker Love; Brian'ın bu çeşit bir aşık için uydurduğu bir isim. "prone to cling" (Takılmaya meyilli) dediğinde bu çeşit bir aşığı ifade ediyor. çünkü onlar takılıp kalırken, o yaralayıp geride bırakır.
İkinci dizede "Sucker love a box i choose" Brian bu çeşit aşkı seçtiğini ve ilgilendiğinin de sadece bu olduğunu söylüyor. Aşkı kötüye kullandığını dile getiriyor.
Bence başlıkta brian Benim gibi olan herkes için senin gibi biri vardır. demek istiyor.

"I know i'm selfish i'm unkind'da insanları kullanıp terketmenin yanlış olduğunu ama onun çok umursamadığını, söylüyor ama yine de sonlara doğru değişmeye de istekli gibi görünüyor.

Waged Slave
Kutu: Süper market rafından kutu seçmek gibi mi?
Hepsi farklı renk,ebat sayıdadır ama günün sonunda sadece kutu olarak kalırlar.
Kilby
Sen hiçkimsesin
Senden milyon tane var
Seni sevip terkedeceğim
Senin aşkını istismar edeceğim ama sen yine de bana geleceksin
Sıkıldım, çünkü yapacak başka birşey yok
Her ben, her sen
Bu yine olacak başka bir aşkla

afriendwithcheese
bence bir ilişkiden sıkılmakla ilgili.ya da bir ilişkide olmayıp bundan sıkılmakla.ya da ilişkide olup kıskançlık dertleri çeken insanları görerek onların aptallığına gülmekle...

Bombshell
Bu şarkının sözlerini bir deneyimden geçene kadar anlamamıştım. bu öyle birşeydi ki, benim her yönüm, düşüncem, duygularım ve deneyimlediklerim, seninkilerle birleşti çok büyük devasa bir bağlantı gibi. Komik şeyler birbirleriyle bağlantılandı.

twinkle
bence bağımlılıkla ilgili, o aşka tutkun oldu.

catharine
EYEM kısmı, her insanın kişiliğinin farklı yüzleri/boyutları olmasıyla ilgili. Ve aynı insan farklı koşullarda, farklı kişilerin yanında, ayrı kişilermiş gibi olabilir. Bu şöyle demeye benziyor: " Ben seninleyken başkalarının yanında olduğumdan farklı biriyim. Yattığım her farklı "sen" e karşılık farklı bir "ben" var.
Bu şarkıda sonsuz aşk fikri ile sıradan seks fikri arasındaki had safhaya ulaşan gerilimi görüyoruz. Açılış sözleri seksin harika olduğunu açık şekilde ifade ediyor, ve herkesin tükenmesine kadar sürdüğünü, belki fazla uzun sürdü.
Kalbim orospu; kalbinin pek çok kişinin aşkı peşinde olacağını....
İsmin koluma kazı; bu çeşit uzun süreli bir ilişkinin insanlarda sonsuza giden izler bıraktığını aşklarının sembolü olarak, söylüyor.
Sucker love is known to swing, Prone to cling and waste these things."
swinging: eş değiştirme....
yani burada aşırı gevşekliğin (eş değiştirme ) ve aşırı katılığın (takılma) bir kombinasyonu var.
Sucker love şu anlama gelebilir.
Parazit gibi yapışma, emme ve bırakmama...
Enayıilik, kolay kandırılabilme ve kazıklanabilme...
Kellemi tepside sundum "Senin için herşeyi yapabilirim" Aynı zamanda John the Baptist; Herod tarafından öldürüldüğünde kızı Salome; onun için bir küçük striptiz yaptı ve o da ona ne isterse vereceğini söz verdi. Cinsel bir imgelem var, vahşiliğin yanı sıra....
Sucker love hep bulurum, yaralayıp gerimde bırakacağım birini.
Yine buradaki enayi, takılıp kalacağı aşkı değil, kullanacağı aptal zavallı birini temsil ediyor.
borç alınmış mavi; eski bir inanış; düğünde bunu takarsın. Yani orada hiç birşey olmadığını söyler söylemez, düğün imgesi, sonsuz aşkı geri getiriyor. Aynı zamanda, eş değiştirmeye, borrow ile geri dönebilir. blue, kederli bir renktir. bu da yapayalnız ve hiçbirşey yok dizeleriyle uyumlu...

Mr Mammouth
Şarkı ismi ile şarkıda geçen kısım farklı. Bunun nedeni; insanların ilk önce bunun gerçek aşkmış gibi düşünmelerini istemesi. sonrasında şarkı ilerledikçe anlıyoruz ki, o gerçekte bencil çünkü ilk başta o geliyor.

Spazegirl
Bu şarkı başka biriyle beraber yazıldı, yani sadece ona ait değil.


The Kitsch
filmle bağlantı kuruyorum
sebastian karakteriyle; bruise and leave behind: kadınlara yönelik tutumu; kalplerini kırıyor
instead of stressed... yattığı kadınlara yönelik tavırları onları incitiyor ve umursamıyor
no other box, canı istediği her kızla yatabilir, box argoda vajina

metronome
şarkı bi türlü bitmek bilmeyince arkadaşını çağırıyor ve onunla tamamlıyorlar (paul campion)
bir imla hatası var your is spent değil bent olacak
every me every you, groupie'ler üzerindeki gücünü ifade ediyor. onlardan farklı değil. sucker love is prone to swing'de kendisi hakkında konuşuyor, bir yerlere gelebilmek için yapmak zorunda olduğu iyilikler (swing değiştirme ac/dc yani biseksüelliği olabilir.)

perdue
bi yerde okuduğuma göre, brian gereğinden fazla uzun sürdüğünü düşündüğü bir ilişkisinden bahsediyor. Başlangıçta iyi gidiyormuş, onunla olmaktan mutluymuş, onu çok seviyormuş. ama bi süre sonra ilişkinin gerçekçiliğini kaybettiğini farketmiş.
Cupid:
sth borrowed sth blue: evlenmek istiyorlar ama sadece biraz eğlenmek, kötüye kullanmak için. every you every me kısmı da, dışarı da "every you" kısmını incitmek isteyen bir sürü kişi var. başka değişle; dışarı da aşkı kötüye kullanan kişilere eşit sayıda aşığını kötüye kullanan kişi var.

lil ms sunshine
bence box bayanların özel bölgeleri; buna göre brian "bits"ini elinde tutmak istiyor.

metronome
hım bende o kısmı duydum; kullanma daha ilginç geldi. bir groupie'ye tenezzül ettiğinde, kullanma ve kötüye kullanma arasında gidip gelmeyle ilişkili. bi yerde de cinsel eylemlerde hep alıcı olduğunu yani seksin çoğunda ki pasif rolünü ifade edebilir.
mozart
bence EYEM nancy boy'un olgunlaşmış versiyonu.
Nancy boy çılgın, yirmilerin başı şeyiydi. seks ve fiziksel, tek kişiyle birlikte olma ve evliliğin ağır düşüncesiyle dalga geçmek; tabi eğer "bir numarayı aramak, "eşleşmek için yaşayan adam, ona bir karı bulması için yardımcı olma" kısmı yalansa...
ama bir parça saflıkta içeriyor.
EYEM daha olgun, daha acımasız bir versiyonu, sadece anlamsız seks değil, duyguların direk istismarı.
Tuhaf bir biçimde, ilkinin anlatıcısının ikinci şarkının anlatıcısı tarafından sikilip atılacağını düşünebilirsiniz.
yada da ondaki genç ve vahşi çocuğun büyüdüğünde acımasız ve soğuk bir hal aldığını...

Waged slave
"'In the shape of things to come.
Too much poison come undone.'
kötülük "zehir" çoktan ortada "temizlen gel" ilişkinin geleceğine (şekil) etkisi de... Devam edemeyebilir.
innocently evil
bence birisi herşeyi iktiriyor sadece zevkine. hiç bir şeyi ciddiye almıyor ve ilişki düşüncesi ile oynuyor. bu kişinin diğerlerini ve kendilerini incittiğine dair pek çok referans var ancak umurunda mı tartışılır.
dışarıda başına geleceklerden habersiz birilerinin; hep olduğunu gayet iyi biliyor. as relationships take two-when there is one there will always be an every me and every you.

S!offrir un Strip
Bu şarkının neyle ilgili olduğu kesinlikle tartışılır. ilk olarak bence Paul Campion, hepsini olmasa da büyük kısmını yazmış olmalı. eğer incelerseniz, AC Acoustics'in şarkılarıyla benzerlik taşıdığını görürsünüz. pek çok tekrar, kelime oyunu ve patlayıcı sesler, çok şiirsel.
Örnek :
""So we talked a lot. Said we'd steal a lot.
So we stole a lot. Now we fall"

"She comes in acres, I can't explain her.
I'm unbound, though favoured."

"I am the place where the fair will be fun.
I am the grass where the race will be run"

kelimelerin birbirine bağlanışı pek çok placebo şarkısından farklı. başlığı bile çok AC geliyor. Bence bu şarkıyı bu kadar Placebo yapan müziği. Herneyse, kimin yazdığı önemli değil ama kesinlikle müthiş bir parça.
Bence bir aşk nefret ilişkisi, iki insan birbirini çok seviyor. bu da onları çılgına çeviriyor. birbirlerine tahammül edemedikleri dönemleri oluyor. birbirlerini istismar ettiklerini, ama derinde biliyorlar hep birbirleri için olacaklarını.

sar
Sucker love is heaven sent
gariban, sırılsıklam aşık. saf saplantı. eğer birine karşı böylesi güçlü ve yoğun bir aşk duyarsanır bunun hiç şüphesiz "heaven sent" te olduğu gibi mükemmel bir büyülenme gerektirdiği aşikar. my heart is tart, your body's rent'te bence bu teoriyi daha da ileri getiriyor. ilk kişi, her zaman bu çeşit bir aşkı elde ediyor her hangi birinden. ve ikinci kişi yani aşkı veren " kiralık", kullanılıyor olma fikrine açık, düştüğü durum umrunda değil, çünkü aptal aşkı kör ediyor onları.
carve your name into my arm; instead of stressed i lie here charmed
bence bu umutsuz adanmışlığı taşıyor, (ismini koluma kazı) ve ilk kişi biliyor, ikincinin onu öylesi koşulsuz seveceğini, ve hiç bir şey hakkında endişelenmesi gerekmediğini... "instead of stressed"
sucker love a box i choose, no other box i choose to use,
another love i would abuse, no circumstances could excuse"
box günah için bir metafor, ilk kişi ikincinin aşkını kullanmanın, istismarın yanlış olduğunu biliyor. ama yine de bunun için suçluluk duymuyor, halinden memnun. sonraki dize tekrarı bu dediğimin, başka birinin olduğunu biliyorlar bu aşk işinde, ahlak dışı olduğunu bilmelerine rapmen devam ediyorlar "hiç bir koşul bahanesi olamaz"

"in the shape of things to come, too much poison come undone"
ilk kişi biliyor bu çeşit bir ilişkinin nasıl sonlanacağını, bitmesi kaderi, bunu daha önce defalarca yaşamışlar

"pucker up for heaven's sake, there's never been so much at stake"
ikinci kişi ilki için her şeyi bu dizeye koymuş, ona aşkını öyle koşulsuz veriyor ki, kendilerine odaklanamıyor artık.

"like the naked leads the blind, i know i'm selfish, i'm unkind,
sucker love i always find, someone to bruise and leave behind,
all alone in space and time, there's nothing here but what here's mine"
ilk kişi çıplak, ikincisi kör. daha önce dediğim gibi ilk kişi yaptığının yanlış olduğunu biliyor, yine de devam ediyor. (herzaman yaralayıp ardımda bırakacak birini bulurum) ilk dizeden anlaşılacağı üzere, bu kişi böylesi bir yaşam tarzına alışmış. ve bu aşkın ona başka getirisi olmadığını anlıyor, hala ikinci kişi tarafından arzulanabilir, ve tapılabilir " ama buradaki neyse benim" yani böylesi istenmenin saf duygusu tamamiyle ona ait.
bunu okuduktan sonra; bir rock yıldızı ve onun grupileri ile ilgili gelmiyor pek...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://somethingrotten.yetkin-forum.com
ashtray girl

ashtray girl


Mesaj Sayısı : 10
Kayıt tarihi : 06/02/08
Yaş : 34

Every You Every Me Empty
MesajKonu: Geri: Every You Every Me   Every You Every Me Icon_minitimeÇarş. Şub. 06, 2008 9:42 am

defalarca okudum mükemmel ya .. bence bu düşünceler artık bi felsefe başlığı altında anılmalı Very Happy
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
uyumsuzpenguen

uyumsuzpenguen


Mesaj Sayısı : 9
Kayıt tarihi : 06/02/08
Yaş : 34
Nerden : istanbul

Every You Every Me Empty
MesajKonu: Geri: Every You Every Me   Every You Every Me Icon_minitimeÇarş. Şub. 06, 2008 2:37 pm

bu kadar ayrıntılı bi inceleme icin cok tesekkürler
eyem ilk dinlediğim placebo sarkısıdır o yüzden benim icin anlamı farklıdır
bunu okyunca 5 yıl öncesine döndüm =)))
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Every You Every Me
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Something Rotten :: Grup :: Şarkılar-
Buraya geçin: